Ağla bana babacığım...
Birkaç satırlık bir haber. 3 kare fotoğraf.
“Baba Mesut Hançer, depremin merkez üssü Kahramanmaraş'ta yıkılan evlerinin enkazında ölen 15 yaşındaki kızı Irmak'ın elini bir an olsun bırakmadı.”
Bir babanın çaresizliği ve tükenmişliğiydi. Bir babanın sessiz çığlığıydı. Bir ömür geçse de unutulmayacak bir acının resmiydi halbuki bu.
Depremde yaşanan tüm acılara ithafımdır.
Babalar ağlamaz,
Uzaklara bakarmış derdi annem.
Ağla bana babacığım...
Bugün bakma öyle derinden.
Ağla, Irmak aksın kirpiklerinden.
Ağla, ellerim ısınsın göz bebeklerinde.
Ağla, tozlu bedenim yıkansın göz şelalelerinde.
Duyup da uyanmasın diye,
En güzel ninnileri babalar söylermiş.
Sessiz ve sakince…
Haydi söyle babacığım.
Yerden ses, gökten gürültü geliyor seslice…
Kulaklarımda son söz olsun öylece.
Çağır beni babacığım.
Çağır, bu ağır uyku terk etsin gözlerimi.
Çağır, bu soğuk yorgan terk etsin bedenimi.
Tut ellerimi babacığım…
Tut, beton korksun gücünden.
Tut, makineler uzak dursun döşeğimden.
Ali Bilmez – 07.02.2023